Güncelleme Tarihi: 12.11.2013 - Arpa Yemlik: 0.59 TL/Kg - Buğday Yemlik Kırmızı: 0.76 TL/Kg - Mısır: 0.58 TL/KG - Soya Küspesi Dökme İth: 1.50 TL/Kg - Çiğ süt fiyatı: 0.93 TL/Kg - Dana: 16,45 TL/Kg - İnek: 13,16 TL/Kg - Düve: 15,04 TL/Kg - Süt Kuzusu: 23,50 TL/Kg - Ayçiçek Küspesi Dökme: 0.60TL/Kg
KURU DÖNEMDE İNEKLERİN BESLENMESİ
 
 
KURU DÖNEMDE İNEKLERİN BESLENMESİ 
 
   Nazif UZUN1               Hakan SAĞLAM1               Cihan DOĞAN1
 
1 Ziraat Mühendisi/Zooteknist, Isparta İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği,
 

Kuru dönem, damızlık işletmelerinde laktasyon döngüsünün en önemli dönemlerinden birisidir. Gerek bir önceki laktasyon sonunda meme yapısının dinlenmesinde gerekse de bir sonraki laktasyon döneminde hayvanların performanslarını, doğacak buzağıların sağlıklarını ve uzun vadede işletme bir ineğin işletme bünyesinde bulunma süresini etkilediğinden dolayı bu dönemde bakım ve besleme çok önemlidir.

İneklerin doğuma yaklaşık iki ay kala sağımdan kesilmesine kuruya çıkarma, doğuma kadar sağılmadan geçen döneme de kuru dönem denilmektedir. İneklerin kuruya çıkarılmaları onların bir sonraki sağım döneminde hem yüksek süt verimine sahip olmalarını ve hem de sağlıklarının da daha iyi olmasını sağlar. Bunun yanında müteakip laktasyon dönemindeki süt verimi ve metabolik hastalıkların (asidozis, ketozis) önlenmesi bakımından büyük önem taşır. 

Kuru dönem 40 günden daha az tutulursa hayvan memelerini gelecek laktasyon için yeterince yenileyip hazırlayamaz ve takip eden laktasyonda süt veriminde 100-600 kg verim düşüklüğü gözlenebilir. Kuru dönemin 70 günden daha uzun tutulması süt verimini artırmazken vücut kondisyonunun fazlalaşmasına, yani hayvanın yağlanmasına yol açar. Bu ise hayvanda doğum problemlerine, üreme kabiliyetinde bozulmalara neden olabilir. [2]

Kuru dönemde hayvanların beslenmesindeki amaç; bir önceki laktasyon döneminde kaybedilen vücut kondisyonunun tekrar kazanılması, meme dokularının yenilenmesi (rejenerasyonu), hayvanı yağlandırmadan doğuma hazırlamak, ana karnındaki buzağının (fötal) gelişmesi için gerekli besin maddelerini sağlamaktır. 

 Hayvanları kuruya çıkarmanın faydalarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

 Hayvanları kuruya çıkarmanın faydalarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

1. İşkembenin dinlenmesi ve yenilenmesi sağlanır. Sağım döneminde yüksek süt verimi amacıyla fazla miktarda yoğun (konsantre) yem verilir. Özellikle tahıllardan, dolayısıyla da nişasta bakımından zengin yem maddeleri fazla miktarda yedirildiklerinde işkembede sürekli olarak asit ortam oluşur. Bu da zamanla işkembe duvarlarında yıpranmaya yol açar. Hâlbuki işkembede sindirilen birçok besin maddesi işkembe duvarından emilmektedir.  Bu nedenle işkembe duvarı yıprandıkça işkembede sindirilen bu besin maddelerinden yeterince yararlanılamaz hale gelir. Kuru dönemde hayvana az miktarda yoğun yem ve bol miktarda kuru ot verilerek işkembenin dinlemesi ve yenilenmesi sağlanır.

2. Meme dokularının dinlenmesini ve yenilenmesini sağlar. Memede sağım sırasındaki faaliyet çok yoğundur. Meme dokularındaki kan dolaşımından proteinler, yağlar, şekerler ve su alınarak süt üretilir. Günde 30-40 kg süt üretilebilmesi için meme dokularından günde yaklaşık 10 ton civarında kanın devridaim yapması gerekir. Bir sağım döneminde memeler bu aşırı faaliyet sonunda yıpranır ve eskisi kadar verimli çalışamaz hale gelir. Kuru dönemde süt üretimi olmadığı için meme dokuları da yenilenir ve daha iyi üretim yapabilecek hale gelir.

3. Ana karnındaki yavrunun daha iyi gelişmesi ağlanır. Buzağı ana karnındaki gelişmesinin % 70’ini gebeliğin son 2-3 aylık kısmında tamamlar ve bu dönemde yapılan besleme hataları sonradan telafi edilemez. Bu nedenle ineğin bu son iki aylık dönemdeki beslenmesi son derece önemlidir.

4. Bir sonraki sağım dönemine hazırlık bakımından da kuru dönem önemlidir. Doğumdan sonra hızla artan süt verimine karşılık yem tüketme kabiliyeti aynı hızla artamaz. Bu nedenle inek yüksek süt verimini sağlamak için bir miktar vücut dokularından harcamak zorunda kalır. Kuru dönemde ineğin yağlandırılmadan fakat iyi bir kondisyon ile bir sonraki sağım dönemine girmesi önemlidir.

5. Laktasyon boyunca azalan mineral madde rezervlerinin tamamlanması

6. Doğum esnasında ve sonrasında metabolik hastalıkların ve beslenme bozuklarının en aza indirilmesi sağlanabilmektedir.

 
İneklerin Kuruya Çıkartılması

Yüksek verimli inekler doğumdan 60-65, normal düzeyde süt verimi olanlar ise 55-60 gün önceden kuruya çıkarılır. İnekleri daha uzun bir süre önceden kuruya çıkarmanın bir faydası yoktur. Ancak kuruda kalma dönemi daha fazla kısaltılmamalıdır.

Süt verimi zaten kuruya çıkarma dönemine doğru azalmış hayvanları kuruya çıkarmak için konsantre yem verilmesi kesilir, su üçte bir oranında azaltılır ve sağım birden bırakılarak inek kuruya çıkarılır. Bazı durumlarda kuruya çıkarma dönemi yaklaşmasına rağmen hayvan hala süt verimini iyice azaltmamıştır. Bu özellikle gebeliğin son döneminde aşırı beslenmiş hayvanlarda ya da kalıtsal olarak görülebilir. Bu gibi hayvanlarda yine konsantre yem verilmesi durdurulmalı ve su kısıtlanmalı fakat sağım sayısı günden güne azaltılarak tedricen kuruya çıkarılmalıdır. Örneğin önce günde tek sağıma sonra da iki günde bir, üç günde bir sağıma indirip ve sonra da tamamen sağmamak gibi bir yöntem uygulanır. Bu hayvanların yemlerinin kısıtlanmasına kuru dönemden 1-2 hafta önceden başlanmalıdır [3].

Kuru Dönemde Bakım-Besleme

Kuru dönemin ilk bir ayında yani doğuma bir ay kalana kadar ineklere serbest olarak iyi kaliteli bir kuru ot ve günlük olarak ta 2-3 kg konsantre yem yedirilmelidir. Eğer iyi kaliteli bir kuru ot yoksa ve kaba yem olarak sadece saman veriliyorsa konsantre yem miktarı 4 kg’ a çıkarılmalıdır. Bu dönemde verilecek konsantre yem eğer kaba yem legüminözlerden (yani yonca, fiğ kuru otu gibi baklagillerde) biri ise herhangi bir iyi kaliteli tahıl kırması olabilir. Kaba yem saman ise %16 ham proteinli bir fabrika yemi olabilir.

Doğuma 3-4 hafta kala, iyi kaliteli kaba yem yanı sıra verilen konsantre yem miktarı yavaş yavaş artırılarak hayvanın 100 kg canlı ağırlığına 1 kg düşecek miktara ulaştırılır. Bu miktar konsantre yem doğuma kadar devam ettirilir. Bu dönemde verilecek konsantre yemin hayvanın doğumdan sonra yiyeceği süt yemine ya da fabrika yemine benzer yapıda bir yem olması önemlidir. Çünkü doğumdan önce işkembedeki mikro organizma topluluğunu sağım döneminde verilecek konsantre yeme alıştırmak doğumdan sonra hayvanın yem tüketiminin istenilen düzeye daha çabuk ulaşmasını sağlar. Bu son dönemde ineklere, kalsiyum bakımından zengin konsantre yemler,  yem katkı maddeleri ve yonca gibi kalsiyumca zengin kaba yemler verilmelidir. Aksi takdirde süt humması veya doğum felci de denilen hastalığa zemin hazırlanmış olur. Kuru dönemde beslemeyi Kuru Dönem (60-14.gün) ve Geçiş Dönem olarak (14- Doğum) iki aşamada değerlendirmek daha doğru olacaktır.

Kuru Dönemdeki İneklerin Beslenmesinde Dikkat Edilecek Hususlar (60-14. gün)

1. Kuru dönemde verilecek kaba yemler olabildiğince kaliteli olmalıdır. Çünkü ana karnındaki yavrunun gelişmesi nedeni ile işkembenin hacmi, dolayısı ile yem alma kapasitesi daralmıştır ve bu nedenle kalitesiz kaba yemler işkembede boşa yer kaplayarak hayvanın besin maddeleri bakımından eksik kalmasına neden olabilir. Yine verilen kaba yemler patoz samanı gibi çok ince kırılmış yemlerden oluşmamalıdır. İnce yemler hayvanların geviş getirmelerini azaltır, dolayısıyla da tükürük salgısı azalmış olur. Bu durum ineklerde işkembe asitliğinin artmasına ve yemden yararlanma oranının düşmesine neden olur. Doğuma 3-4 hafta kala ise kalsiyum bakımından zengin baklagiller kaba yemleri yerine iyi kaliteli çayır kuru otu ya da buğdaygiller kaba yemleri daha sağlıklı olacaktır. En iyisi kaba kıyılmış iyi kaliteli kuru ot vermektir.

2. Silaj, pancar, domates ve elma posaları ile taze biçilmiş yeşil yemler gibi sulu yemler fazla yedirilmemelidir. Yine işkembenin kapasitesinin azalmış olması nedeni ile bu yemler fazla miktarda su kapsadığından hayvanlar beslenme eksikliğine uğrayabilir. Kuru dönemde silaj, posalar ile kök ve yumru yemler gibi yüksek su kapsamına sahip kaba yemler günde 8-10 kg’ı aşmamalıdır.

3. Küflenmiş, kızışmış ve herhangi bir şekilde bozulmuş yemlerin yedirilmesi yavru atmalara neden olabilir.

4. işletmedeki bütün hayvanların ayrı bir besleme programına tabi tutulacağı gibi Kurudaki ineklerde mutlaka diğer ineklerden ayrılarak, ayrı bir bakım ve besleme programı uygulanmalıdır.

5. Kurudaki ineklerin kondisyonuna dikkat edilmesi için aşırı beslenmeleri ve dolayısı ile yağlanmaları kesinlikle önlenmelidir.

6. İneklerin önünde her zaman içebilecekleri şekilde temiz su bulundurulmalıdır.

7. Kalsiyum içeriği yüksek yemlerden (yonca, fiğ) günlük 2-2,5 kg aşmayacak şekilde verilmelidir. Meme ödeminden korunmak için tuz fazla miktarda verilmemelidir. A, D ve E vitaminleri ile selenyumun ihtiyaçları karşılanmalıdır. Bu buzağının yaşama şansının arttırılması, retentio secundinarum (son atamama) ve hipokalseminin (süt humması) önlenmesi bakımından önemlidir. Kuru dönemde günlük 50-80 gr kadar kalsiyum ve 50 -60 gr kadar fosfor yeterli olmaktadır.

8. İlave olarak, Vitamin A ve D katkısı buzağının yaşama gücünü ve ağız sütünün vitamin düzeyini artırır, doğumdan sonra yavru zarlarının atılımını kolaylaştırır ve süt hummasını önler.

9. Yem tüketimi canlı ağırlığının % 2’si düzeyinde sınırlandırılmalıdır.

10.  Eğer laktasyon döneminde kullanılması düşünülen farklı yemler örneğin yeşil ot kullanılacak ise doğuma 3-4 hafta kala kullanılmaya başlanmalıdır. Bu şekilde adaptasyon sorunu ortadan kaldırılabilir.

 

11.  Gebeliğin son döneminde yüksek mineral tüketiminden kaçınılmalıdır. Özellikle sodyuma dayalı yüksek tampon maddeler içeren karışımlar kullanılmamalıdır. Tuz tüketimi 30 gr/gün düzeyinde sınırlandırılmalıdır. Yüksek tuz tüketimi bazı ineklerde sıvı birikimi (ödem) problemlerini arttırabilir. Özellikle ilkine gebe olan düvelerde bu problem daha çok görülür [1].

 
Geçiş Dönemi (Son 14. gün- Doğum) 

Gebe hayvanın klasik kuru dönem yeminden, laktasyon başında verilen erken dönem süt yemine alıştırmak ve hayvanı laktasyona hazır hale getirmek için kullanılan geçiş dönemi yemi ile gebeliğin son iki haftada yapılan modern yemleme yöntemidir [4]. Bir başka deyişle Gebelikte son 2 haftalık dönem hayvanın doğuma ve laktasyona hazırlanması için bazı besleme önlemlerinin alınması gerektiği dönemdir. Bu önlemlerin çoğu yüksek enerjili yemlere Rumen florasının adaptasyonunu içerir. Zira laktasyonla önemli miktarda besin maddesine gereksinim duyan hayvana yüksek düzeyde kesif yem verilmesi zorunluluğu vardır.

 

Bu dönemdeki adaptasyon en iyi şekilde laktasyon döneminde kullanılacak bütün yem hammaddelerinin az miktarda rasyonda kullanılması ile başarılabilir. Daha sonra miktarlar aşama aşama arttırılabilir. Bu şekilde hayvan doğum öncesi canlı ağırlığın %1`i düzeyinde kesif yem tüketir hale getirilmelidir. Bu şekilde bir geçişmulti aynı zamanda süt humması (milk fever) riskini de düşürür. Zira tane yemler kaba yemlere oranla daha az Ca ve daha fazla P içerirler. Yani daha çok arzu edilen bir Ca:P oranına sahiptirler. Ayrıca kuru dönem başında daha çok selülozu sindiren bakterilerce yoğun hale gelen rumen florası, kuru dönem geçiş yemiyle birlikte selüloz yanında nişasta sindiren bakterilerce de zenginleştirilmeye çalışılmalı, yani rumen florasının yavaş yavaş değiştirilerek süt yemine uygun hale getirilmesi sağlanmalıdır.

 

Ayrıca böyle bir geçiş dönemi hayvanın yüksek enerjili rasyonlara daha erken alışmasını sağlayacağından laktasyonun başındaki muhtemel ketozis riskini de azaltabilir.

 

Geçiş Dönemdeki İneklerin Beslenmesinde Dikkat Edilecek Hususlar (Son 14. gün- Doğum)

 

1.      Rasyonda kesif yem oranı yavaş yavaş artırılmalı en en az canlı ağırlığın %1’i düzeyinde kesif yem tüketimi sağlanmalıdır. Laktasyonun başında yüksek kesif yem kullanımına adaptasyon sağlanmalıdır.

 

·         Geçiş dönemi kesif yemlerin uygun Ca:P oranı nedeniyle süt humması riskini azaltabilir.

·         Hayvan yüksek kesif yeme adapte olduğundan laktasyonun başındaki ketozis riski azalır.

·         Doğumdan 24-48 saat önce yem tüketiminde ani düşmeler söz konusudur. Adaptasyonun sağlıklı yapılması bu düşüşten hayvanın etkilenmesini de minimize eder.

 

2.      Rasyonda protein düzeyi %14-15’e çıkarılmalıdır. Bunun bir kısmının rumende yıkıma dirençli kaliteli protein olması önerilir. Bu fötal aminoasit gereksinmesinin karşılanmasına katkıda bulunur.

3.      Eğer doğum sonrası farklı kaba yemler kullanılacaksa doğum öncesi bunların kullanılmaya başlanması önerilir.

4.      Kurudaki hayvanlar partikül boyutu büyük kaba yemi canlı ağırlığın %1`i düzeyinde almaya devam etmelidir.

5.      Süt hummasına yatkın olan ineklerde Ca tüketimi günlük 15-20 gr düzeyinde tutulmalıdır. Bu bağırsaklardan Ca emilimini ve kemiklerden Ca mobilizasyonunu gerçekleştiren hormonal sistemin aktive olmasına yardım eder.

6.      Meme ödemleri önemli bir sorunsa rasyondan tuz çıkarılmalıdır.

7.      Vücut kondisyonu yüksek, ketozise yatkın, yüksek verimli ineklerin doğum öncesi 1-2 haftadan laktasyonu ilk 8 haftasına kadar 6gr/gün niasinle desteklenmesi önerilebilir. Böyle bir uygulama ketozis riskini azaltır.

8.      Doğumdan 3-7 gün önce başlayarak 250-500 g propilen glikolün hayvanlara içirilmesi yağlı karaciğer sendromunu ve ketozis riskini minimize eder. Hayvanlar kesif yeme karıştırılan propilen glikolü tüketmezler. Sulandırılıp içirilmesi daha uygundur.

9.      Anyonik tuzların (Magnezyum sülfat, Kalsiyum sülfat, Kalsiyum klor, amonyum klor gibi) kullanılması süt humması riskini düşürür. Bu tarz anyonik tuzlar kuru dönem beslenmesinde rasyona katılmalı ve doğum sonrası rasyondan çıkartılmalıdır.

10.  Vitamin A, D E ve Se takviyesi gebeliğin son 2 haftasında önerilebilir. Bu hayvanın hastalıklara direncini artırır. Metritis, sonun atılamaması, mastitis vakalarına yakalanma riskini azaltır.

11.  Kuru dönem geçiş yemlerine ayrıca, rumen koşullarını iyileştirmek ve selüloz sindirimini uyarmak amacıyla günde hayvan başına 10-115 gram canlı maya katkısı da yapılabilir  [4].

Yem hammaddesi bakımından kuru yonca otu, silaj, karma yem ve samana sahip olan işletmede düvelerin doğuma yakın rasyonu şu şekilde olabilir [5];

 
Kuru dönem beslemesi (Düveler için)
Gebe Düve
Yaşı
Canlı Ağırlık Kg
Düve Yemi Kg/Gün
Süt Yemi Kg/Gün
Yonca Kuru Otu Kg/Gün
Mısır Silajı Kg/Gün
Saman
17.-18.ay
406-426
4
 
2
7-8
2,5
19.-20.ay
445-464
4
 
2,5
7-8
2,5
21.-22.ay
482-503
4,5
 
2,5
7-8
3
23.-24.ay
526-550
2
2
8-10
3,5
Doğum Öncesi Son 3 hafta
570
 
5
1,5
8-10
4
 

550 Kg canlı ağırlıkta ve ikinci laktasyon için gebe olan ineklerin doğuma iki ay kala rasyonu ise şu şekilde kabul edilebilir;

 

Kurudaki İnek

 (Yaşı)

Düve Yemi

(Kg/Gün)

Süt Yemi (Kg/Gün)

Yonca Kuru Otu (Kg/Gün)

Mısır Silajı (Kg/Gün)

Saman

Kuru Dönem

(60.-21.gün)

4

 -

2

6

2,5

Doğum Öncesi

Son 3 hafta

2

-

5

3,5

Doğum Öncesi

Son 2 hafta

 -

5

-

5

4

 
 
 
İnekler için Yem hammaddesi bakımından pancar posası, silaj, karma yem ve samana sahip olan işletmede düvelerin doğuma yakın rasyonu şu şekilde olabilir;
Kurudaki İnek
(Yaşı)
Düve Yemi
(Kg/Gün)
Süt Yemi (Kg/Gün)
Pancar Posası (Kg/Gün)
Mısır Silajı (Kg/Gün)
Saman
Kuru Dönem (60.-21.gün
4
 -
3
3-4
2,5
Doğum Öncesi Son 3 hafta
2
2-3 
3
3
3,5
Doğum Öncesi Son 2 hafta
 -
3-5
3
3
4

  KAYNAKLAR:

[1] Görgülü M., Kuru Dönem ve Geçiş Dönemi
[2] Görgülü M., Büyük Ve Küçükbaş Hayvan Besleme, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Yemler ve Hayvan Besleme Anabilim Dalı
[3] Sütaş Süt Hayvancılığı Eğitim Merkezi Yayınları., 2006
[4] Kutlu R. H., Yüksek Verimli Süt İneklerinin Beslenmesinde Dikkat Edilmesi Gereken Çukurova Üniversitesi Ziraat FakültesiZootekni Bölümü, Adana
[5] Anonim 2010., http://www.ayyem.com.tr/Yem/HD-51-11-Kuru-Donemdeki-Ineklerin-Bakim-ve Beslenmesi.aspx